• Vazgeç
    Filtrele
Filtrele

10. ONLİNE TABLO MÜZAYEDESİ

10. ONLİNE TABLO MÜZAYEDESİ 24 MAYIS 2024 saat 21:00'a kadar internet sitemizden pey verebilirsiniz. 
21:02 itibariyle canlı müzayedemiz başlayacaktır.

Komisyon Oranı: % 10

ÜRÜNLERE %20 KATMA DEĞER VERGİSİ EKLENECEKTİR!!!

NOT: PEY SİLME, SATIŞ İPTALİ, CAYMA HAKKI veya ALIMDAN VAZGEÇME söz konusu değildir. ürünler olduğu hali ile satılmaktadır.

"ÖDEME SÜRESİ MÜZAYEDE BİTİMİNDEN SONRA 5 İŞ GÜNÜDÜR

Lot: 170 » RESİM

Yücel DÖNMEZ(1956-)

Kağıt üzeri yağlı boya
50x70

Yücel DÖNMEZ(1956-)

 

Yücel Dönmez, 1956 yılında Kars’ta dünyaya geldi. Yapı Enstitüsü’nü bitirdikten sonra Devlet Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulunu birincilikle kazanarak sanat eğitimine başladı. Doğa düzenlemeleriyle Türkiye’de ilk Land Art çalışmalarını yapan Dönmez, eserlerinde renkleri özgürce kullanarak, yüzeydeki lekelerin dengesizliği içinde denge yaratmayı amaçlıyor ve yan yana gelen renklerin insan psikolojisi üzerindeki etkilerini sorguluyor.

Yücel Dönmez, resimlerinde kendi coğrafyasından, kültüründen, göreneklerinden, geçmişinden faydalanıyor ve bu esinlenmeyi evrensel bir değere taşımak istiyor. Özgürce kullandığı renklerin, yüzeydeki lekelerin dengesizliği içinde denge yaratarak, bir araya getirdiği renklerin insan psikolojisi üzerindeki etkilerini sorguluyor. İçgüdüleriyle çalışan sanatçı, aradığı hassas dengeyi kurduğu çalışmalarının sonunda, tuval veya malzeme üzerine attığı ilk lekenin, devasa bir bitki veya bir dağ gibi büyüdüğünü gördüğünde resim tamamlanmış oluyor. Dönmez’in eserleri, ortaya çıktıkları zamandaki Dönmez’in ruh hâlini sergiliyor. Eğer çok neşeli bir anında yapmışsa eseri cıvıl cıvılken, tam tersi olduğunday mutlaka bir karamsarlık beliriyor.

Resimlerinde ebru, hat, kaligrafi, tuğra, süsleme sanatı ve Bizans’tan etkiler görülüyor. Temelde geleneksel sanatlardan yola çıkarak çağdaş anlamda geliştirmiş olduğu sentezleri yaratıyor. Kamusal alanlarda da çalışmalarını gerçekleştiren sanatçı, resimlerinde kendi geliştirdiği teknik ve üslûbu kullanarak, özgünlüğüyle sanat dünyasındaki yerini alıyor. Osmanlı hat sanatı, Tura, dekoratif sanat, süsleme, ebru, dokuma gibi geleneksel Türk sanat formlarına ait unsurların yer aldığı eserler, birbiriyle renkli bir bütünlük içinde sınırsız duygu ve düşünce barındırıyor. Yücel Dönmez sanatı, sıra dışı, gerçeküstü ve dramatik bir dünya olarak bizlere yansıtıyor. Türk-İslam sanatının çağdaş sentezlerini ilk kez The Art Institute of Chicago’da (Temmuz 1987) gösteren sanatçının bu tekniği, yenilikçi yapısıyla ABD ulusal kanallarında da yerini alıyor.

Detaylar
Lot: 180 » RESİM

Zeki Faik İZER(1905-1988)

Kağıt üzeri karışık teknik
21x27

Zeki Faik İzer (15 Nisan 1905 İstanbul - 12 Aralık 1988), Türk ressam.

İlköğrenimini Beykoz Ahmet Mithat Efendi Mektebi’nde tamamladı. İlk resim eğitimini ilkokul sıralarında Agah Efendi’den aldı. 13 yaşında şiir yazmaya başladı. Şiirleri İnsan ve Akbaba dergilerinde yayımlandı. 1923 yılında Sanayi-i Nefise Mektebi Alisi’ne (bugünkü Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) girdi. Önce Hikmet Onat ve ardından İbrahim Çallı’nın öğrencisi oldu. 1928 yılında okulu birincilikle bitirerek gittiği Paris’te Andre Lhote ve Othon Friesz’in atölyelerinde gördüğü eğitimin yanı sıra, genel sanat ortamı, müzeler, sergiler ve sanat içerikli yayınları takip ederek ufkunu açtı. Paris’te geçen üç yılın ardından 1932’de yurda dönen sanatçı, Ankara Gazi Eğitim Enstitüsü (Gazi Muallim mektebi ve Terbiye Enstitüsü)’ne resim öğretmeni olarak atandı. Bu dönemde kendisi gibi yurt dışından eğitimlerini bitirip dönen genç sanatçı arkadaşlarıyla sanatlarını toplumla paylaşmak dürtüsüyle İstanbul Cihangir’deki o zaman adı Yavuz Apartmanı olan binanın beşinci katındaki evinde Nurullah BerkElif NaciCemal TolluAbidin Dino ve heykeltıraş Zühtü Müridoğlu ile D Grubu’nun temelini attı.

Türk resim sanatı açısından hâlen tartışılmakta olan bu sanatçı birliği 8 Ekim 1933'te İstanbul Beyoğlu’nun Narmanlı Yurdu’ndaki boş bir mağazada “Resmin Alfabesi” olarak niteledikleri karakalem desenlerinden oluşan ilk sergisini açtı. Hem D Grubu’nun içinde çalışmalarını sürdürmekte hem de Cumhuriyet’in onuncu yılı olan 1933’e denk gelen “İnkılap Sergisi” için Cumhuriyet İlke ve İnkılapları’nı ifade eden bir çalışmaya yoğunlaşan Zeki Faik İzer, 1934 yılında ikinci kez gittiği Paris’te Tiziano VecellioPaolo Veronese ve Pous-sin gibi eski ustalardan kopyalar yaparken bir taraftan da yeni sanat akımlarını inceleme olanağını buldu.

1936 yılında yurda dönünce “Akademi”de oluşturulan “Fotoğraf Atölyesi”nin başına geçti. Fotoğraf ve afiş hocalığı yaptı. D Grubu’nun 1939’da Akademi salonlarında açtığı sergiye katıldı. Halkevleri aracılığıyla düzenlenen “Yurt Gezileri” kapsamında Eskişehir’e gitti. II. Dünya Savaşı’nın patlak vermesiyle ikinci kez askere alındı.

1939’da ilki gerçekleşen Devlet Resim ve Heykel Sergileri’nin 4’üncüsünde birincilik ödülü aldı. Davetiye metnini Ahmet Hamdi Tanpınar’ın yazdığı ilk kişisel sergisini 1945’te açtı. İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi Müdürlüğü görevini 1948 ile 1952 yıları arasında sürdürürken İstanbul Fransız Konsolosluğu’nda ikinci kişisel sergisini açtı. Bu sergi aynı zamanda onun D Grubu’ndan da kopuşunun ifadesi oldu.

Sanat akımlarını izleyerek değil, kendi yapısına uygun olanı yapmaya çalıştığı için soyut resme geç başladı. 1950’li yıllarda nonfigüratif eserler üretmeye başladı. 1968 yılında emekli oldu.

Osman Hamdi Bey onur ödülünü 1983 yılında Akademi’nin 100. kuruluş yılı nedeniyle alan sanatçı, 1988 yılında öldü.

Detaylar
önceki
Sayfaya Git: / 4
sonraki